Past Tense

Geçmiş.. Bir insanın geçmişi ne kadar önemlidir? Gerçekten testlerdeki gibi yapılan yanlışlar doğruları götürmeli midir, yoksa doğru cevabı verene kadar yapılan yanlış sayısı önemsiz midir? Mantık denen şeyin çalışma prensibine göre "Yanlış yapmayan insanın doğrunun kıymetini bekleyemezsin" cevabı peydahlanıveriyor aslında, peki gerçekten böyle düşünsek bile hissedebiliyor muyuz?

Muhtemelen hayır. Bahsi geçen kişi kendimiz olsak bile, bazen geçmişte yapılan şeylerin affının olmadığını düşünüyoruz. Kendimizi kandırıyoruz belki "herkes yapmıştır" diyerek. Ama işte yalan söyleyecek kadar kafası çalışan adamın, kendi ya da bir başkasının yalanını çözmesi de bir o kadar kolay oluyor.

Peki ne yapmalı? Geçmişi görmezden mi gelmeli, etki bırakmadığını mı düşünmeli.. Sevdiğimiz kişileri sevmemizde en büyük sebep belki de onları o hale getiren geçmişleri iken, gerçekten çok takılmalı mıyız bu geçmişe?

Mantık diyoruz, iyidir diyoruz ama... Düşündükçe eğer bazı şeylerin iyi gitmesini sağlayamıyorsak bir yerde bırakmak gerekiyor. Sonuçta hiçbir şey "daha da kötü olamaz" denecek kadar kötü olamaz, bazı şeyleri eşelememek gerekiyor. Değiştirilemez bir şey üzerine kafa yormak, kısaca aslında sadece kafa yormak oluyor. Başka bir işe yaramıyor. Anın kıymetini bilmek deriz, gerçekten de bir saniyeliğine olsa bile "Her şey çok güzel be" diyebilirsek bir gün, boşverin gitsin geçmişi..

Bana bunu dedirten şeylere de çok teşekkürler.

Hiç yorum yok: